1 Kasım 2013 Cuma

“Benim Dünyam” Sinema


Uğur Yücel filmin galasında Babam ve Oğlum’dan çok ağlayacaksınız demişti. Ben de dünyanın en sulu insanlarından biri olarak önce çok gidesim gelmedi; zaten moralim hemen bozulur herşeye, kafaya takarım, ne diye bir de bunu dert edeyim diye düşündüm.
Ama gittim.



Beklediğim kadar sarsmadı beni açıkçası, elbette ağladım ama. ( Şeker Kız Candy’de ağlayan insanım ben)

Filmin konusu, kurgusunu ben çok beğendim. Durağan bir film, yavaş yavaş seyri yükseltip düşmüyor, yada o yükseklikte devam etmiyor. Aynı çizgide ilerliyor, ama akışta bana kalırsa bu durum seyirciyi rahatsız etmiyor. ( Yumurta, Üç Maymun’dan sonra Türk toplumu buna alıştı bana kalırsa)
Filmin konusu insanı bir yandan rahatsız ediyor, çünkü kimse engelli birisine bu kadar gözlerini dikip bakmıyor toplumda, yüzleşmiyor; ama burda yüzleşiyorsun, bu anlamda güzel. Bir yandan da bir vicdan meselesi, şükrediyorsun haline.  En sonrasında da bu hayatta yapamayacağım hiç bir şey yok güdüsüyle salonu terkediyorsun, gözü yaşlı.

Beren Saat bence inanılmaz güzel oynamış; kendisini Intıkam ve Aşk- ı Memnu’da çok beğenmedim, beğenmiyorum ama kızın sinemada başka bir olayı var, bence sadece sinema filmi yapmalı, dizilerde oynayamıyor( hele Intıkam’da). Beren Saat rolü için çok çalışmış belli, o hissi mükkemmel geçirmiş bana kalırsa; Altın Portakal’a aday olabilir bu performansı ile. Film sonrasında Beren Saat, Kelebeğin Rüyası’ndaki Kıvanç Tatlıtuğu’yu andırdı, bilmiyorum neden karakter benzetmesi değil, rolü hayata geçirmelerini çok ortak buldum.

Bir de olayın gerçek bir hikaye olması işin cabası. Insanı etkiliyor bu mücadele.

Gidilmesini tavsiye ederim; ama evde de izlenebilir. Bazı filmler sinemada seyredilir ya bana kalırsa bu onlardan biri değil, o yüzden iki alternatifi de değerlendirin.

** Sinema eleştirmeni değilim, niyetinde de değilim; bir seyirci olarak fikirlerimi yazdım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder